Kış Günleri Başlamışken Ofis Ve Fabrikalarda Enerji Tasarrufu Bakımından Yapılacak Uygulamalar Ve Önemi

12.10.2021 Cahit Atlı, TSE, Sektörden, Kış Günleri Başlamışken Ofis Ve Fabrikalarda Enerji Tasarrufu Bakımından Yapılacak Uygulamalar Ve Önemi

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), global enerji tüketiminin önümüzdeki on yıl içinde %53 oranında artacağını öngörmektedir. IEA, bunun nedeni olarak, son zamanlardaki yoğun ülke gelişimlerini ve hızlı nüfus artışına bağlı endüstriyel ve kentsel hareketliliğin ciddi miktarda artışını göstermektedir. Enerji talebindeki yükselişin bir sonucu olarak çevresel sorunlar da daha belirgin hale gelmektedir. Çevre kirleticisine bir örnek olan karbondioksit emisyonu, genellikle insan sağlığı için tehlikeli bir içerik olarak bilinmektedir. Isıtma sistemlerinde yakıt yanmasından kaynaklanan baca gazı emisyonları özellikle ısıtma ihtiyacını karşılamak için daha fazla yakıt tüketimi gerektiren soğuk mahallerde, çevre sağlığını olumsuz yönde etkiler. Böylece daha fazla zararlı gaz emisyonuna neden olur. Dolayısıyla binalarda enerji verimliliği kullanarak sera gazı emisyonlarını özellikle çevreye zararlı olan karbondioksit emisyonunu azaltmak mümkündür. Enerjiyi verimliliği uygulamaları zincir etkisiyle doğal kaynak kullanımının ve tüketiminin azalmasını sağlar. Bunun sonucu olarak sera gazı salınımı da azalmış olur.

Birçok ülkenin en önemli problemlerinden biri de tüketim için gerekli enerjinin yeterli olmaması ve enerji tüketiminin sebebiyet verdiği çevre kirliliğinin azaltılmasında, enerji tasarrufunu zorunlu kılmaktadır. Yapılarda enerji sarfiyatını düşürmek enerji tasarrufuna, enerjinin etkin ve verimli kullanılmasına yardımcı olur. Bir ısıtma sisteminin tasarımında; yapının yönünü güneşten en üst düzeyde faydalanacak hale getirmek, dış duvarların kapladığı alan, taşıyıcı sistemin (çelik, beton vb.) türü, uygun yalıtım malzemesi seçimi gibi birçok faktör, enerji verimliliğini ve tasarrufunu sağlamak için önemlidir. Bu değerlendirmelerdeki maksat verimlilik, çevre kirliliğini azaltmak, tasarruflu bir ısıtma sistemi ve binada bulunan insanların konforudur.

Ülkemizde son yıllarda çeşitli sebeplerden dolayı artan enerji talebi ve buna paralel olarak yeterli gelmeyen enerji kaynaklarından dolayı, enerjinin verimli kullanımına ilişkin çalışmalar yapmak gerekli hale gelmiştir . Bina yerleşkeleri, özelinde düşünüldüğünde ofis ve iş yerlerinin ısı ve ışık ile ilgili enerji tasarrufunu en az masrafla maksimum düzeye getirmek, çevreye kirliliğine mahal vermeden ülke ekonomisine daha az petrol rezervi vs. ürün ithal ettirerek önemli bir oranda ülke ekonomisine katkı sağlayacaktır. Müteakip çalışmalarda, binalarda kullanılan enerjin verimliliğinin artırılmasına yardımcı olacak mühendislik çözümleri geliştirilerek, müteahhitlik alanında hali hazırda ileri düzeyde olan ülke ihracatını daha ileriye taşıyacaktır.

Yapılan araştırmalar, binalarda tüketilen enerjinin yaklaşık olarak %82’sinin ısıtma amacıyla kullanıldığını göstermektedir. Binalarda ve ısıtma sistemlerinde uygulanacak çeşitli teknikler ile önemli oranda enerji tasarrufunun sağlanması mümkündür. Bu nedenle konutlarda kullanılan ısıtma sistemlerinin tasarımı, kullanılacak yakıtın türü ve maliyetleri, kullanıcılar ve enerjinin verimli kullanılması açısından son derece önemlidir. Özellikle üretim yapan ve Yüksek enerji tüketimi olan işyerleri ve fabrika alanlarının  enerjinin verimli kullanılması bakımından önemli hale gelmiştir.

Ülkemizde, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının tarafından sunulan istatistiklere göre, bina sektöründe %30, sanayi sektöründe %20 ve ulaşım sektöründe %15 olmak üzere önemli düzeyde enerji tasarruf potansiyeli olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca, enerjiden tasarruf edilmesi ülkelerin ekonomik büyümesine de önemli ölçüde katkıda bulunur.

Fosil yakıtların yanmasından dolayı çıkan karbon salınımının sebep olduğu küresel ısınma ile bundan dolayı oluşan iklim farklılaşmasını engellemenin iki esas yöntemi vardır: Birincisi; karbon içerikli yakıtların yerine çevre kirliliğine neden olmayan yenilenebilir enerji kaynaklarından enerji üretimidir. İkincisi ise; üretilen enerjiyi maksimum verimle tüketmek ve enerjiden tasarruf etmektir Binalarda enerji tasarrufu bakımından yapılan uygulamaların en başında ısı yalıtımı gelmektedir. Binalarda kış aylarında ısı kayıplarını, yaz aylarında ise ısı geçirimini azaltmak için en etkili yol ısı yalıtımıdır. Bilindiği gibi yalıtımın kalınlığının artması yazın ısı geçirimini ve kışın ısı kayıplarını önemli ölçüde azaltırken ancak yalıtım maliyetinde artışa neden olmaktadır. Fakat bu artış maliyeti, ısınma ve soğutma maliyetlerindeki düşüş yanında çok cüzi miktarlardadır. İkinci aşama, ısıtma sisteminin ekonomik kalitesini ve çevre dostluğunu sağlamak için kullanılabilecek yakıt tipi seçimine göre işletim sistemini belirlemektir. [1].

[1]. ELHUVEYDİ A, 2020 . Enerji Verimliliği Bakımından Bitlis Eren Üniversitesi Kampüs Binalarının Enerji Etüdü . Yüksek Lisans Tezi, Bitlis Eren Üniversitesi Ve Erciyes Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü,